6 Aralık 2011 Salı

Dedemin İnsanları


Bir kac gundur insanların yüzlerine bakarken aniden bir sey yakalıyorum ve bu filme geri dönüyorum . bu yüzden de yazmam gerekli  .
Pazar günü dedemin insanları’na gittik. Daha önce mustafa hakkında hersey ,ulak ,ıssız adam, babam ve oglum filmlerini takip etmiş ve bol bol aglamış klasik bir türk bayanı olarak bu sefer  mendilim ile gitmiştim ama beklediğim gibi olmadı . en çok dokunan mehmet’in ölmesi oldu belki , ya da dedenin torununun o hırçınlığı. Bu iç güdü bana tanıdık geldi . İnsan önce ailesel olarak aidiyet ister sonra toplum olarak, arkadaşlık olarak.. Zaten o yüzden biraradayız. Küçükken bu aidiyetleri çok sorgulamıştım sonra kabul ettim .
Ve Çağan Irmak’ı tek bir şey icin cok takdir ettim , belki de o tuzaga düştüm yani eğer bu reklamsa da beni vurdu. Ben dedesi olsaydım çok mutlu olurdum.. O eski insanların kibar gururlu mağrur ve son derece iyi olduklarını hatırlamak beni çok mutlu etti nedense. Belki de o güne gidip o insanlarla yaşamak istedim...
Kısacası filmden çıktık hafif gözler kırmızı ama gülümsüyoruz. Canım bir evime gitmek istemiş , Alsancak’ taki eve ama annemle yaşadığımız gibi olsa , sabah kızarmış ekmek kokusu ve ;Elvis Presley olsa , annem ona bayılırdı. Uyansam ve kendimi çok büyümüş herşeyi yaşamış sanan o kocaman çocuk olsam yine.. Ben de çocukluğumu çok özledim filmden sonra ...ve İzmir’imin insanlarına güldüm ..Hiç tanımadığım dedemi hayal ettim , onu da dede gibi düşündüm.. O küfürleri ozellikle p...venk dedi ki eniştem bile bunu kullanırdı , nerdeyse irkildim filmde aynı apaynıydı söyleyiş tarzı !
Şu anda yine tatlı bir gülümseme geldi yüzüme o yüzden gidin bu filme J bugünlerde tatlı bir gülümseme heran kolay olmuyor....



1 yorum:

  1. Anneannesi mübadelede Türkiye'ye gelmiş ve hep bu hikayeler ile büyümüş biriyim ben. öyle acıklı hikayeler, öyle hasretler dinleyerek büyüdük ki biz, iki dilde sevdiler hep bizi..
    Bu filmi izlemeliyim diyorum ama çok etkileneceğimi de biliyorum korkuyorum :)

    YanıtlaSil