31 Aralık 2013 Salı

2014'e girdik


2014 burada , hazır mıyım ? Bilmiyorum ,
Korkuyor muyum ? Evet .. Neden ? Çünkü ülkem çok karışık, endişelerim var.
Neler mi isterim ?  Bu soruyu bu aralar kimse sormuyor, hep kendimiz tırmalamalıyız. Değil mi ? işte bendeki ilk 3:
1- Adalet istiyorum , en azından çocuklar için
Onların savaşlarda yıkıntı icinde hayatı görmeleri ve o nefret duygularıyla hayata atılmaları , ya da hic atılamamaları ... Artık dursun lutfen !
2- Sağlık istiyorum , herkes mi hastalıkla mücadele eder?  Nereden çıkıyor bu sağlıksız mutsuz toplumlar?  Emin miyiz , herşeyi insan sağlığına  uygun yaptığımızdan ?
3- Bu kıtada (asya) ve kalbimin aklımın her daim en yakınında olan kıtada (afrika) insana biraz daha değer istiyorum. Ne savaşta ölsünler,  ne din dil uğruna, ne fabrika yatakhanelerinde,  altın - elmas yataklarında..  Artık dursun lütfen!

Ve biraz da gerçek aşk istiyorum , herkese.. Bu yıl bitmeden bu reklama aşık oldum!



Bu kadar romantizm yeterse buyrun  Evde yeni yıl için  biraz pratik bilgiler :)
Bu sene evde yeni yılımızı kutladık.
1- İyi bir menu icin bol bol çalışmak gerekiyor. Ben hindi delisi değilim. Onun yerine kocaman bir tavuk alıyorum , bir paket de but , sonra koca bir pizza servis tabagına tam tavuk ve kenarlarını butlarla zenginleştiriyorum.
Kestaneli pilav için ise bir büyüğe güveniyorum- daha benim için o mertebeye var :)

Meze kısmında yazdan buzluga koydugumuz barbunya ve kırmızı biberi kullandık, cok mutlu oldum.

2- Agacımızı süsleri ile online- Limango' dan aldık. hem uygun fiyatlı hem de ücretsiz kargo ile başarılı bir alışveriş oldu , kocaman bir ağacı taşımaktan kurtulduk.

3- Evde cocuklarla en keyiflisi , tombala . Gazeteden cıkanlar yerine MB nin D& R'dan alabileceğiniz Tombalayı siddetle tavisye ediyorum, cok guzel pulları var.
4- Evde yeni yıl çekilişi benim favorim oldu.  Bir yılbaşı sepeti aldık, içindekileri numaraladık, sonra bir kase icine aynı numaralı attık ve cekiliş yaptık ,  birbirimize heidye almaktan cok daha eglenceli oldu.
5-  Veeee Eve gelecek canlı muzik !!! Kalamış'ta oturdugumuz sokaga bir kafemiz sokak partisi yaptı, biz de önce asagıya inip katıldık, sonra da eve dönüp pencerelerimizi actık !!!

Herkese iyi yılllaarrr!!!



10 Aralık 2013 Salı

Ali Rıza Durukök

Siz hiç tanımadıgınız bir adamı sevdiniz mi?
Ben sevdim hem de cok 
O benim dedem ...

Benim dedem, cok zor kosullarda dogmus buyumus  bir adammış. Annemler hep anlatırlardı sokakta sigarı izmariti bulup içmiş zamanında.. 
Ama dedem cok hırslıymış , bir mobilyacıda cıraklıktan başlamış,  zamanı gelince kendi dukkanını acmış 'zamanı gelince çalışan değil patron olmalısınız ' dermiş. 
Durukok mobilyaydı sanırım simdi eseri yok. Bir eski fatura var elimizde sadece.. 



Yıllarca calışan Dedem sonunda İzmir de hali vakti yerinde bir adam olmuş,3 kızını da okutmuş, anneannem bir gun zorluk gormemiş , genc yasında öldüğünde hepimizi meslekli ve yeterince birikimli bir aile olarak geride bırakmış..

Dedem cok sinirli hızlı köpüren bir adammış, ama kocaman bir kalbi varmış. Bir oğulları olamamıs alt kattaki kiracılarının ise durumları kotu oldugu için sunnet dugunu yapamıyorlarmış. Dedem o cocugun sunnet dugununu yapmış, annemler kıskanmışlar mı bilmem ama o cocuk için at tutulmuş

Dedem kızlarıyla gezmeyi severmiş , annem istanbuldayken sık sık onu ziyaret edermiş beraber tiyatroya giderlermiş. Annem ve dedemin inanılmaz bir ilişkisi varmıs  . Dedem öldüğünde benim annem sok olmus aglayamamış, tıpkı benim annemi kaybettiğimdeki gibi..  
Yıllar sonra simdi beraber baska bir yerdeler , yokolup toprak oldular demeye dilim varmıyor




Dedemin anneannemin evinde kocaman bir resmi vardı koridordan gecerken irkilirdim Resimdeki adamın kalın anlamlı kaşları vardı. Bir kaç yıl sonra o kaşları kendi gözlerimin üzerinde buldum.  
Yıllar sonra kuzenimle cocuklarımıza baktıgımızda 'Şu kaşlara bak ne genmiş??' dedik ;) 

Ve bugun benim elimde bir kentsel donusum sozleşmesi var
Dedemin evi yıkılacak bir sozleşme yapmamız gerekiyor 
Hiç bir satırını anlamadıgım bu sozleşmede en sevdiğim madde apartmanın adı oldu: 'DURUKÖK' apartmanı 
Hiç erkek olmadıgı için dedemin o cok begendiğim soyadını tasıyamadık ama en azından durukok adı eski cihan sineması sokagında yazmaya devam edecek .
Ben dedemi tanımadan sevdim cunku hep emindim bir gunumuz bile olsaydı biz onu yıllar gibi yasardık ve cok mutlu olurduk. 
Bu yazıyla da kendisini internette kaydetmek istedim :) :) 

28 Kasım 2013 Perşembe

Alp ile programlar



Kış gelince programlar değişiyor tabi ve Alp artık büyüdü
4 buçuk yaşında oğlumun kendi istekleri var 
Bazen anlaşıyoruz bazense çatışıyoruz 
Ama zaman bizim

Alp ile bu aralar en keyifli yaptığımız yatmadan önce kitap okumak 
İlk dunya masallarını denedim ama o kadar korkunclarmıs ki , kırmızı başlıklı kız kurdun karnını kesti derken arayışa girdim bile 
Sonra eski masalların aslında cok daha korkunc olduğunu ögrendim !!!
http://www.birinciblog.com/masallarin-urkutucu-gercekleri/. Linkten bakarsanız cok iyi bir ozet olmuş 

 Sonucta ben de zaman ayırıp guzel yeni hikayeler pesine dustum
Guzel de kitaplar yakaladık 
Gergedanlar krep yemez aslında belki de bizim için yazılmıs, anne babasının cok calıştıgı için bir turlu dinlenmeyen  Begumun hikayesi



Babam ne iş yapar ? 
Kitapta Bahar'ın babası bir şovalye hergun bir ejderha ile mucadele etmek zorunda, çünkü müdürü agzından atesler cıkan bir ejderhaymış :)))



Ve damdaki inek - olduğumuz durumdan şikayet etmeli miyiz ? Basit bir karı koca ilişkisi 


Tum bunlar yabancı yayınlar bir de turk yazarlardan secmişiz - aslında bunu özellikle yapmamıştım 
Ayse Kulin yazan, Mujdat Gezen cizmiş denince dikkatimi cekti .. Bu kitap aslında uzuuun bir şiir 

Alp in favorisi diyemem ama renklerini cok seviyor
Kitapta kaybolan iki çocugun hikayesi var 


Hafta içi Alp ile kitap okuyorsam biraz kendimde haftasonu bana adapte olmasını istiyorum,dediğim gibi  birbirimize halen alışıyorz

Bakınız istanbul design week ;))) ben de burayım hatta ama iş için diyelim sonra da biraz etrafa baktık 








Alp' in ne kadar sevdiğinden bahsetmem gerekir mi acaba ;)))


14 Kasım 2013 Perşembe

Turkcell Teknoloji Zirvesi - Bir amator zirveci notları




Bu sene bir değişiklik yapıp :) kafamı laptoptan 2 gun ayırdım ve Turkcell Teknoloji Zirvesi'ne gittim.
Herşey kurumsal ve bildiğimiz alıştığımız şekilde başladı. Sureyya Bey ve ekibi, urunlerini havalı havalı tanıttılar. Tam 'of ben burda ne arıyorum' derken, ikinci gün Tunç Yorulmaz ardından da  Kevin Kelly ile birlikte, birden dinlediklerimi kendi aile hayatımda düşünmeye başladım.
Hayal gücüm beni korkutmaya başladı.
Aklımda kalanları ancak ilk gun hediyesi olarak verdikleri küçük bir deftere karalayabildim. İşte size amator bir zirveci notları !

 Kevin Kelly/ Tunç Yorulmaz  dedi ki :)
The future is there it is just not evenly distributed..William Gibson
This is the stay of new born mobile society
When everything get connected their life will change

Big data will enable 'the without' : (ve tüm bu işleri bizim akıllı telefonumuz yapıvericek!)

  • education  without school 
  • work without office
  • security without police
  • library without books
  • hospital without doctors..

Everything connected deyince elinde telefon olan insanlardan cok daha fazlası soz konusu: Evimize girmeden telefonumuzdan eve (Home accountu) bağlanıp supurgenin ne yaptıgını , halıdaki toz miktarını, bitkilerimizdeki nem oranını olcebilecegiz.Balıklar ac mı ?
Buzdolabında ne var? Alışveriş yapmak istemiyorsam 'Home' accountu bana :( uzgun surat yapacak
(İçimden düşündüm: e peki Tunc'la ne zaman konusacagız?) 




%65 of kids will work @ jobs that will not exist today. New businesses will come.
Success in new businesses need: Trust , Transparency and tolerance to fail.

New business will start at

  • Low quality
  • High Risk
  • Low Margin 
  • Small  market 
  • unproven 

(İçimden düşündüm ben Alp'i nasıl hataya toleranslı yetiştirebilirim? ) 


High Technology within the last centuries :
1800- sail ships
1963- Cadillac
1980- IBM
1995- Windows 95
Today- Google
Tomorrow ????

There is a robot for manufacturing processor already developed.
If Apple buys 1 million robots, it will be cheaper for them to have the production in China.
(İçimden düşündüm Çok acımasızlık işte, Çin' de milyarlarca insan işsiz ne olacak peki? ) 

Levent Erden dedi ki: 


  • Yanlızlaşma Turk toplumunun icine de girdi.
  • Üstüste haftalarca pazar sabahı gunaydın TT oldu. Üstelik Murat Boz'un gunaydın Tweeti 1300 kez retweetlendi
  • Bu bir singler society'dir. 
  • Bu kadar bilgiye ulaşınca sonunda ne diyeceğiz? William Shakespeare derki : Content (Bilgi) or to content (tatmin)? 




Ve Cem Yılmaz dedi ki: 


Cem Yılmaz çok güldürdü, her konuşmasından çıktığımdaki gibi yanak kaslarımda bir ağrı oldu ama baba olmasından kaynaklı hiç gülemediğim iki konu oldu :

1- Çocuklarımızı neye göre yetiştiriyoruz, aslında bilmiyoruz.
Anne babalarımız bizi yazılımcı olup iphone , apple için yazılım yapalım diye yetiştirmedi.
Biz şimdi gelecekte ne olur düşünüyoruz, fikir yürütüyoruz ama her seferinde işte bir supriz oluyor ve o gelecek değişiyor.
Hepimiz hamama giriyoruz ama Arşimet kaldırma kuvvetini buluyor , işte o işin suprizi.

Kısacası biz böyle çok konusacagız ama sonra bir garajda (o da hep bir garaj oluyor, o yuzden Turk'lerde olmuyor, malum biz de hep katlı otopark soz konusu...) bir supriz yaratılacak , ve biz o supriz geleceği yaşıyor olacagız.

2- İşin bir başka tarafı ise ne kadar geleceği konustugumuzu kim bilebilir? Hiç kendi ömrümüzü düşünüyor muyuz konusurken?

(içimden düşündüm düşündüm , iki gündür Alp'e bakıyorum ne kadar beraber olacağız , hangi süprizleri beraber yaşayacağız diye , ve süpriz ne olacak acaba diyorum ? - merak böyle bir yaşam tutkusu değil mi? ) 



27 Ekim 2013 Pazar

Darica Hayvanat Bahcesi

Afrika'ya gittigimden beri hayvanat bahcesi kelimeleri bile beni rahatsiz etmistir..

Yine de Alp icin degisik olur diye bugun Darica Faruk Yalcin hayvanat bahcesine gittik
Biraz kendimi iyi hissetmek icin aradim diyelim;)
Giriste guzel bir yazi yaziyordu, hayvanat bahcesinin amacinin aslinda sadece hayvanlari gostermek olmadigini; ozellikle soyu tukenmekte olan hayvanlar icin ozel ureme yontemleri ve koruma projelerinin yapildigini ifade ediyordu.

Icerisi beklentimin uzerinde bakimli, duzgun, organize ve temizdi. Doruk ve Alp buraya bayildilar
Doruk defterine unutmasinlar diye hayvanlari tek tek not etti 
Birlikte tekrarladilar 
Ben de gozlerimi kapadim onlari iki koca delikanli Kenya safari de hayal ettim 
Hayvanlari gercek ait olduklari yerde gorduklerini ve - insanin en vahsi oldugunu gordukleri zaman - biraz kendilerini rahatsiz hissettiklerini dusundum. Ama cok sevdiklerini -
Eh o gunlerde gelecek ;)  Faruk Yalcin guzel bir hayvanat bahcesini Darica'ya kazandirmis gercekten gorulmeye deger..




18 Ekim 2013 Cuma

Hala deniz tatili yapabiliyoruzzz: Kos



Bayram tatilinde  vizelerimiz bitmemişken yakın bir avrupa ulkesi aradık. Tatil arastırmalarımız bizi kos adasına ulaştırdı
İstanbuldan bu aralar en favori havayolumuz Atlasjetle bodruma uctuk

Merkez de bir pansiyon tutmuştuk:  Mia . İzmir li bir ailenin sonradan -belki de gelecekte bizim gibi bayıp -Bodrum merkezde actığı son derece sevimli bu yerde bir aksam konaklayıp ertesi gun Bodrum merkez limandan feribotla Kos a gectik
Eger bilseydik hızlı katamarana bilet alabilirdik, 40 dakika kadar suruyordu 
Hatta Turgutreis te kalsaydık 20 dakikada gecebilirdik ama yine de Bodrum'un içinde olmak güzeldi

 Biz bir saatte gectik 


 Kos a girişimiz zor oldu 
Bayram dolayısıyla ada turk istilasına ugramış diyebilirim 

 Çocuklulara oncelik vermeleri sayesinde uzun ve yavaş ilerleyen bir vize kuyrugundan kendimizi içeri atabildik
Oteli adanın merkezinde marinanın hemen onunde tuttuk, Astrom. Otel cok eski ve vasattı ama yeri merkeziydi, idare ettik

Kos merkezinde tarihi kalıntılar, restoranlar , alışveriş için yerler ve bir sehir sahili var.
Tabi yunanlılar her koseyi cok guzel degerlendirmişler 
Takdir ettim;) 
İlk gun sehirde bir keşif turu yaptık 


Yemek:
Aksam Elia yı keşfettik
Cok guzel bir arka bahcede, fonda yunan muzikleri ile cok keyifli zaman gecirdik
Alp 'i tzatziki  ile tanıştırdık , cok sevdi ve boylece yemek işimizde cozulmuş oldu
Hele ailede egeli varda yunanistan tatili gayet iyi oluyor
Bol bol ege mezesi patlıcan kalamar karides mammamia :) 


Plajlar
Ertesi gun araba kiralayıp her yunan adasında en iyi nokta oldugu iddia edilen paradise beache gittik Tam bir ege plajı , kum Cesme'den koyu - su muhtesem 

Sonra da koy koy gezmeye basladık ve ag Stefanos ' u kesfettik 


Plajın solunda tarihi kalıntılar ve onundeki adacık uzerinde mini bir kilise ile sanki bir film karesinn içine oturduk , cok guzeldi
Otele donerken arabayla turladık
Kardemena guzel ve kucuk bir kasaba,  yanyana cafeler barlar onlerinde de uzun kumsal 
Heryer sezlong dolu

Donerken  tavernaların bulundugu Zia tepesine de ugradık
Burası adanın tum manzarasına sahip
Aslında bir aksam da buraya gelinir ama bizim sansızlığımıza planladıgımız aksam sis vardı
Saat 7 gibi otele geldik 
Alp yunan yemek saatlerini takip edemeyecek kadar actı once ona G Plaza'da koca bir makarna yaptırdık biz Mytos biralarımızı içtik ;) 

O aksam Turklerin ugrak yeri 'Nick the fisherman 'a gittik 
Buradı bildiğiniz yanyana balıkçılar , izmir cesme dalyan diyelim olur:) hatta bazı restoranların sahipleri Turk
Not suprisingly burada bir cift arkadaslarımıza rastladık, onlarla programımıza devam ettik

Nick the fisherman da ozellikle soslu karides - ızgara kalamar - tava balık( biz tekir yedik superdi) cok cok basarılı 
Ouzo heryerde iyi ;) 

3. Gun ruzgar tersine dondu , bir onceki gun gittigimiz plajlar ucuyordu biz de adanın obur tarafına gittik
Beach hopping yaptık :) Marmari  favorim: deniz dumduz hava sıcak 
Keyfini cıkardık 


Aksam doyamadık yine Elia ya gittik ,soslu patlıcanı denedik
House wine aldık , kos aynı zamanda winery acısından basarılı
Ardından yandaki bara gectik ben gin fizz denedim 
Sezon dusuk oldugundan alp ile problem olmadı

Son gun uyandıgımızda yagmur yagmaya basladı 
Merkeze gittik ,kucuk cafelerde atıştıra atıştıra gunumuz gecti ;)



Tam ortada bir meydan var, bir kosesinde cami bir kosesinde kilise

Dort tarafta cafeler  var 
Bir cok insan alışveriş yaptı ama bize cok ilginc gelen birsey olmadı
Greek kafe ve ya greek lokum da cazip gelmedi ne yalan soyleyeyim;)))
Gunun geri kalanında Otto adlı Turk pizzacıyı kesfettik.
 Alp'i trene bindirip hipokrat ın agacına el salladık 



Adadan ayrılırken sanki cocuklugumun Cesmesinden ayrılıyormusum gibi bir ozlem hissettim
Belki de o kadar gelişmeye gerek yok, oldugu gibi de guzel

burdan sonrası yagmur camur !!
Saat 4 bucuk feribotu ancak 5 te kalktı
Bodruma dönduğumuzde sagnak yagıyordu 
sahil koftecisine sıgındık 
Sonra atlas jet  otobusu ile havalimanına gittik 
Ucaga oturduk sagıma dondum oglum uyumustu
Bir ara gozumu araladıgı da ucumuz de kırmızı burunlarımızve yanaklarımız parlamış uyuyorduk

Kos  bizim için kış oncesi enerji veren muhtesem bir kacamak oldu;))



1 Ekim 2013 Salı

Hava bozdu, Alp uyusun Film izleyelim

Bu aralar  film izleme şansım oldu . Genelde dışardaydım , bu yuzden hep evde kocaman bir mısır ve birayla kendimi hayal ettim.

Artık kış gelecek ve evde uzun coraplarımı cekip divanın içine gomulup film izlemek de ayrı bir keyif  doğrusu. Bu havada Alp de erken uyuyor :)

İlk Filmim hayranıyım ne yapayım Matthew Mc Conaughey. Film 2012 yapımı 'Mud'. Film küçük bir çocuğun aşka inancını ve nasıl anne babasının ayrılığını kendi çapında yönetmeye çalıştığını anlatıyor. Kendim çok küçük olduğu için bunun etkisini anladığımı sanmıyorum ama insan gerçekkten bir çocuk için ailesini nasıl gözlemlediği sonra da ne kadar güçlü olup bunu nasıl anlamaya çalıştığını anlattı - en azından bana ve imdb ratingi de basarılı :)





İkinci Film Great Gatsby . Bunu Tunc ile evde izleyebildik. Filmi ikiye böldük cunku Alp gec yattı ve bir seferde izleyecek kadar enerjimiz yoktu :)
Burada da muhteşem renklerle Ambilight TV mizin tadını çıkardık . Kendi reklamım için değil gerçekten çok güzel oluyor.
Ben filmi çok çok beğendiğimi iddia edemiyorum. Amerikan edebiyatını sevmiyorum sanırım . Hiç süpriz yok ve herşey çok fazla abartılı. Ama işte Hollywood da bu değil mi zaten :P :P
Bence Mud cok daha derin bir felsefe , ama bu da 7,3 imdb ratinginde.


Ve Bu aralar favori aktorum :Ryan Gosling . Kendisi de Alp gibi sarışın bronzlardan :) 


ilk izlediğim filmi : The place beyond the Pines. 7.3 imdb rating. Bir adam birden bir baba olduğunu keşfediyor. ama o buna hiç uygun değil. O ana kadar tek yapabildiği takılmak . Fakat artık birşeyler olmak için cok gec. Bu yuzden kendini banka soyarken ve eski sevgilisine yaranmaya çalışırken buluyor. Fazla hırs ise ona ancak hayatına malolacak bir son getiriyor. 
Filmin bu kısımları gayet etkileyiciyken açıkcası sonu cok hızlı ve biraz Turk Filmi gibi gecti ,ama beklentinizi yuksek tutmakda bir sakınca gormuyorum :) Ryan Gosling'i de tavsiye ediyorum 

İkinci filmi ise Ganster Squad. 1950 li yılların Los Angeles'ta mafya hikayesi. Sean Penn kotu adam , makyaj cok basarılı. İnce tel saclar arkaya taranmış, ince sigara izli bir yuz, adeta oraya gittim , kırmızı bir etek giydim diyebilirim . Bu biraz dusuk rating almış .6,7 . Bu film yine gec saate denk geldi , ikinci yarısını izlemek umuduyla!!! 



30 Eylül 2013 Pazartesi

Kaş - kalkan



Sanırım eylül sonun yapılabilecek en güzel tatil bu!
Okullar acılsa bile bir kaç gun okul kacamağı bundan değerli olamaz ;)))
Bizim amacımız biraz farklıydı ,arkadaşlarımız evlendiği için Kaş'a geldik.
Bu sene genelde düğün programlı tatiller yaptık -sanırım 30lu yaşlar boyle gececek...
Neyse yine Kaş'a gidiyor olmamız bizi çok motive etti. 
Bu sefer Çukurbağ'da düğünün olacağı otelde kaldık. Barbarossa, gayet güzel bir oteldi..

www.hotelbarbarossa.com

Çok güzel bir sahildeydik , Çukurbağ koy olarak da cok basarılı 

İlk gün Alp ve Tunc kaldı; biz kızlarla bir bot turu yaptık cennet gibi bir yer ve insanın uzun zamandır görmediği dostlarıyla acaip bir terapi oldu diyebilirim ..Ertesi gün ailecek dalışa gittik..Çocukla dalış güzel mi derseniz çocuğa da bir snorkel almak lazım derim ya da kaptan koltuğunu ona bırakalım

Kaş' ta zaman yavaş ve güzel güzel aktı geçti 
Akşam tavsiye üzerine kalabalık bir grup bahçe diye bir restorana gittik . Tüm mezelerini kesinlikle tavsiye ediyorum. Fiyatları da normaldi. 


Rakı balık üstüne Mavi de biralarımızı içtik klasik ..

Cumartesi büyük günümüzdü, herşey çok özeldi.
En hoşuma giden botla çıkış yapan gelin ve damadın ıslak ıslak ama kocaman gülümseme ile masaya oturmaları oldu.
Bu sıcak ve güzel havada kendimizi sanki başka bir dünyada hissettik
Eğer yazıyı okuyorsanız, hala bekarsanız ve evlenmek istiyorsanız bu lokasyonu ajandanıza kaydedin

Herşey hızlı geçti tani .. Son gün ailecek bir gün geçirmek için Kalkan a gittik
Eylül sonunda Kalkan'ı aile tatili için bir numaralı mekan ilan edebilirim


Kalkan halk plajı, plajın hemen yukarısındaki Kleo kafeye yerleşince adeta sizin tatil köyünüz ..

Tabi çakıl taşlarını mutlaka yazmam gerekli 
Kum yok ama küçük çakıl taşları var ,tavsiyem buraya kesinlikle ailecek deniz terliği almak 
Ve en sevdiğim dükkanlar 






Mina art gerçekten çok çok güzeldi


Kalkan'da daha önce arkalarda bir pansiyonda kalmıştık ama seneye kararım önlerdeki bu Rum tarzı butik otellerde kalmak .. Villa bahçe ve White house en beğendiklerim oldu ama kalmak için daha araştırmak gerekli 


Dalaman havalimanından önce en son durağımız hızlı bir Göcek oldu
Dinlenmiş ve içimiz ısınmış olarak istanbula döndük
Kirli hava , kötü haberler ve olağan dışı trafik bizi karşıladı !!! Yılmadık