Bundan 5 sene kadar önce Persapolis'i izlediğimizde ağlamıştım , çünkü anlamıştım .
Bir gün bizim ülkemizde de olacaktı. Hatta Tunç'la şu kararı vermiştik. Daha çok zaman var biz kesin bunu görmeyiz, belki bizim bir sonraki jenerasyonumuza denk gelebilir, ama Dünya çok değişiyor belki de hiç olmaz. Yanılmışız. Bu hafta biz de yıllar öncesindeki İran gibi , ama farklı amaçlarla dışarı çıktık.
biz sadece Tunç ben değil , biz şu anda bambaşka bir kelime oldu.
Biz : Özgürce doğurmaya, içmeye, okumaya ve çalışmaya öncelik veren insanlar.
Ve sonunda 48 ilde yollara döküldü insanlar
Tabi ki de yüzsüz hükümetimiz kıymetli koltuklarının üzerine japon yapıştırıcısı sürmüş bekliyorlar hala bir de ustune ustluk zavallı halkın , milyonların ustune polisleri vahşice saldılar. Halen utanmadan saldırıyorlar!
Cuma akşamı sivil halk biber gazı yedi , sandılar ki hop olay kapanacak , hemen medya susturuldu ve acı olan da sustular. Haberturk mide bulandırıcı sekilde yalakalık yaptı. Ne gerek var, sussanız korkuyorsanız daha iyi değil miydi? Hatta eger bizimle yiyip içiyorsanız, actıgınız retorandan dizi film mac kanallarınıza bize çalışıyorsan, mevduatının yarısını barındıran senin kredi kartlarını en cok kullanan halk dısardaysa , iki karaba galerisi için susmaya değer mi ? Neymiş bu para???
Ama Cuma akşamında o olayları Deren ve Ebru dahil o kadar yakınlarımız yaşayınca evlerinde olanlar sadece kaybedicekleri birşey kalmadığını hissettik.
Biz cuma ailedeki bayanlar olarak Amerikano oynamaya gitmiştik , tabi hiç planladığımız gibi olmadı , içimiz burulmuştu, tv miz hiç susmadı. Eve geldiğimde Tunç da şişmiş durumdaydı . Üstüne üstelik , NTV, CNN Turk , Kanal D , Star, Show suskundu! Yemek programı dizi. İnanamadık , biz de kısa surede Halk TV yi keşfettik.
Saat 3 civarında Kadıköy'den sesler gelmeye başladı, Alp evde oldugu için tunc cıktı . İnanılmaz bir video cekti.
Bu video ustune sabahı zor yaptık. Sabah hazırlıklarımızı yaptık , yanıma limon, su sut maske , gozluk aldım.Tunçla biran birbirimize baktık neyse ne kaybedicek birseyimiz yoktu , Alp için de birseyler kazanmamız gerekiyordu.
Öğlen Alp'i dedesine, babaannesine teslim edip Nur , Eray , Aysegul ve Anıl 'la buluştuk . Hic arac gecmiyor nasıl gidecegiz diye bakınırken , kendimizi Kadıkoy kalabalıgının icinde bulduk . Önce iskelede sloaganlar attık. Binemeyeceğimiz kadar kalabalık oldugunu anlayınca bir taksi bulduk Beşiktaşa indik. Biz giderken Polis dışarı cekilmeye baslamıştı. Beşiktaş'tan Taksim tunele kadar farketmeden yürüdük, sloganlar, marşlar, taksim e geldiğimizde bir film sahnesinin içine dalmış gibiydik. Bazı yerlerde halen gaz hissediliyordu
Sansımıza polis gitmişti. Saatlerce orada dolandıktan sonra sonunda yorgunlukla Çiçek Pasajına daldık . İnanır mısınız biraz buruktuk , biz gaz yememiştik , kendimizi suclu hissettik . Ama icmeye basladık. Her kadeh 'Serefine Tayyip' diye kalktı.
Aksam Karakoy uzerinden yine vapur denemesi uzerine taksi ile evimize döndük . Saat 1 di , cok yorgunduk ama Halk TV yi açtık . Ankara ve İzmir'i takip etmeye başladık . Zavallı NTV de halen birsey yoktu , zavallı calışanları haberleri yayınlanmıyor, patronları basın değil, para ruhunu satın almış. Ankara cok kotu durumda ama bana en cok İzmir dokundu. Evimde bize saldırdılar, kızları copladılar. ve o zaman anladım , yurtdışına taşınmamız hiç birseyi çözmeyecek , çünkü insan evine ait oluyor. Onların su sıktığı yerlerde beni anneannem düşman burada denize döküldü , bağımsızlık bu noktada kazanıldı diye gezdirdi.
Halen her TV ekranında bir İzmir görüntüsü arıyorum.
Ve Alsancak için içim yanıyor . Çekin elinizi evimin üstünden!
Pazar günü Alp bizi çok özlemişti ve evlilik yıl dönümümüz oldugu için evde zaman geçirdik , ama içimize sinmedi. Saat 9 gibi sanki birseyler bizi surukledi, Alp'i de alıp daha güvenli olduğu için Bağdat caddesine cıktık . Her yer kırmızı bayraklarla donatılmıştı. Bir sampiyonluk kutlaması vardır sanki. Burada polis olmadıgı için herkes cocuklarını da getirmişti. Alp saskın gozlerle herseyi izliyordu. Anne neden alkışlıyoruz dedi önce , sonra da annecim ama cok gürültü yapıyoruz dedi. Biraz sesimizin cıkması lazım diyebildim.
Su anda tekrar evimizdeyiz.Gelir gelmez Garanti Kartlarımı iptal ettim .
Bundan sonra ilk işim ise Doğuş Grubu restoranlarını öğrenip bir daha gitmemek .
Nusret, Kiva, Armani Restoran,GQ, Go Mongo, Da Mario, Anjelique, Kitchette, Gina, Vogue, Gig, Dream
Pazarlama işimi yürüttüğüm müddetçe bu grup kanallarına reklam vermeyeceğim.
Kısacası Diren Gezi Park, Diren Evim İzmir ... Şu anda Kadıköy seslerini duyabiliyorum . Ve mutluyum , bu iş demokrasi ve hukuksal çözümlere ulaşmalı , ben taş tufek , kır vur istemiyorum , çünkü bunların işe yaramadığını biliyorum , beyinler değişmedikçe bedenlerin ölmesi hic birseyi değiştirmiyor. Ama bir adım var şu anda , bu da bize özgürlüğün engellendiği yasaların durdurulması ve devlet yürütmesinde halkın her kesimini yansıtan bir parlemento bulunması gerektiğini gösteriyor.
Son olarak da kim ayyas ulan!? sen git masa altında gizli gizli alkol alan yalancılarınla yüzleş .