23 Eylül 2012 Pazar

Gündelik yazı

Bu hafta da bitti gitti , ülke çalkalandı ve devam ediyor , biz de günlük hayatlarımızı südürüyoruz. Ama eminim ki etkileri oluyor, her gün yarın ölebilirmişim gibi bir nefes ile uyanıyorum tüm haberleri izledikten sonra.

Kendimi geçen hafta zor ve yoğun bir kaç iş gününden sonra her standart kadın gibi alışverişe verdim. Bir kaç yıldır favori alışverişimi en klişe şekilde Zara'dan yapıyorum. ilk başta bir alışveriş merkezini arşınlayıp geri dönüp Zara'dan başta beğenmiş olduklarımı alıyordum, 2 senedir hiç zorlamıyorum direk girip alıyorum. Bir moda blogu yazmıyorum ama bu sonbaharda beğendiklerimi de yazmadan geçemiyorum :

  
Zımba desenli T shirt



uzun etek yerine dev paçalı pantolon!

zımba desenli babet


Bu kadar koyu rengi biraraya getirerek kendimi İstanbul'a geri dönüşe adapte ettim. Sonra da cumartesi aksamı Alp'i babaannesi ve dedesine bırakıp kendimizi Taksim'de Tünel'e attık.

Yeni yerlerin resimlerini cekmeye heveslenip kısa sürede hayal kırıklıgı yasayıp  taa hamileliğimden mudavimi olduğum Bezgin'e gittik ve kalabalığın arasına karıştık.


Catch : Personel çookk kötü!!!


Benim için bir klasik
 Tabi ki bar hoppingimizin bir durağı otto da Satsuma Vodka oldu.
Sonunda da Nu Teras'ın manzarasını bira içip takılabileceğiniz mutevazi bir ortama dönüştürmüş Balkon'a gittik.


SATSUMA!
 Eh sonunda babetlerim bile beni rahatsız etti ve alkol etkisiye grup olarak korkunc acıkmıştık ve Canım Ciğerim'de bir cöp şiş ziyafeti ile son noktayı koyduk .
Gecenin espirisini farketmeden  Alp yaptı:  Sabah 'Anne geldiniz mi ? Babam da orda mı? hah tamam' diye uyumaya devam etti.  10 sene sonra her cumartesi kendisine soracagım soruyu ondan duymak beni cok guldürdü!

Yine de Beyoglu'nun yeri ayrı! 24 saat yaşayan caddeleri seviyorum.
Ama en güzeli  pazar günü yine boğazı motorla geçtik, güzel dinlendim haftaya hazırıııııımmm



 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder